Skip to main content

Bu yazı, Dünya Gazetesi’nde 14 Temmuz 2017 tarihinde yayımlanmıştır.

Onlarca rakibinizin olduğu bir pazarda karlılığınızı, sürdürülebilirliğinizi ve rekabetçiliğinizi koruyabilme savaşı veriyorsunuz. Ekipler birim yöneticilerine, birim yöneticileri de üst yöneticilerine raporluyor. Minimum zamanda maksimum veriyi gözden geçirebileceğiniz şekilde hazırlanmış raporlar aylık/üç aylık/yıllık aralıklarla yönetim kurulu masasına geliyor. Taktik ve operasyonel seviyede gayet güzel ilerleyen işlerinizin sonuçlarını keyifle inceliyorsunuz. Yönetim kurulu olarak bu taktik ve operasyonel çalışmalara yön verecek ve birimlere görevlerini/hedeflerini sunacak detaylı bir strateji belirlemek ise sizin göreviniz. Elinizdeki veriler ışığında birçok plan kurguluyorsunuz ve detaylı bir strateji çizdiğinizi düşünerek toplantıyı kapatıyorsunuz. Bir sonraki yönetim kuruluna dek, gelecek yeni verilerin stratejilerinizi doğrulamasını bekliyorsunuz. Bir ay, üç ay ya da bir yıl sonra herkes tekrar masada. Tüm yeni veriler masaya gelmiş, alt birimlerde işler yine fena gitmiyor. Orta düzeyde alınan günlük kararlarla yapılan taktik ve operasyonel çalışmalar şirketinizi yaşatmaya devam ediyor. Ancak sizin stratejilerinizi olumlayan hiçbir veri yine masada yok. Acı gerçekler yavaşça kendini göstermeye başlıyor. Stratejik hataların taktik doğrularla düzeltilemeyeceğini öğrenmek için en kötü senaryoları yaşamayı mı bekleyeceksiniz, yoksa masadaki boş koltuğu fark etmeye başladınız mı?

Dijitalleşme ve yeni yönetimsel stratejiler

Teknolojinin gelişimi ve dijitalleşme eğilimi ile birlikte iş dünyası için de teknoloji uzmanlığı önemli bir dönüşümün eşik noktası olarak göze çarpıyor. Teknolojinin gerek günlük hayatımızda gerekse iş hayatındaki konumunu yeniden tanımlarken, birçok şirket sorunları, fırsatları ve tehditleri yönetmek için gerekli teknoloji bilgisine yönetim kurulu ya da üst düzey yönetim seviyesinde sahip olamıyor. Bu teknolojik boşluğu doldurabilmek için ise, yalnızca teknoloji bilgisine sahip olan uzmanlar yeterli değil. Yönetimsel yaklaşımlara dair bir fikrinizin olması, en azından okuryazarlık seviyesinde ekonomi bilgisi ve elbette teknoloji odaklı düşünme yetisi gibi özellikler masadaki boş koltuğu dolduracak kişide aranan bazı özellikler olarak sayılabilir.

İş dünyasının geleceğe yatırım yapan şirketlerinin üst düzey yöneticileri arasında ve yönetim kurullarında teknoloji dilini bilen, girişimci bakış açısına sahip ve fırsatların kokusunu almayı beceren ‘teknolog’lar yer bulmaya başlıyor. Masadaki boş koltuğun sahipleri olarak yükselen teknologlar Endüstri 4.0, dijitalleşme ve teknoloji odaklı dönüşümün merkezinde yer alarak şirketleri, geleceğin şirketlerine dönüştürmeye yardımcı oluyor.

Tehditler, Fırsatlar ve Ekonomik Yatırımlar

Günümüz iş dünyasında teknoloji konusu üst düzey yöneticilerin ve yönetim kurullarının masasına iki ana başlık altında geliyor desek fazla indirgemeci bir bakış açısı olmaz sanıyorum: ‘Teknolojik yatırım ve satın alma kararları’ ve ‘Teknoloji kullanımı temelli güvenlik tehditleri’. Gerçekten indirgemeci bir bakış açısı ile bakacak olursak teknoloji masaya her zaman satın alma kararı gerektiren bir gündemle gelir. Zira siber güvenlik tehditlerinin çözümü de çoğu zaman yatırım gerektiren açıklıkları işaret eder.

Genel yönetimsel perspektiften bakarak ekonomik riskleri ve işinizin doğasındaki gereksinimleri kolayca görebilirsiniz. Ancak her gün yeni bir gelişme ile gündemde kalmayı adet edinen teknolojik çevrimi kontrol altında tutmak teknologların işidir. Şirketin finansal iç denetimini yapan bir uzman nasıl tüm ekonomik yatırım kararlarına genel uygunluk veremeyecekse, yalnızca yazılım geliştirme ile ilgilenmiş bir uzman da farklı birimlerden gelen teknolojik yatırım taleplerini değerlendiremeyecektir. Teknologların uzmanlıklar üstü bakış açısı bu noktada daha büyük bir önem kazanır. Masada yalnızca bir adet boş koltuk varsa oraya üç kişi oturtamazsınız, ama en fazla gereksinimi karşılayan tek bir doğru adayı keşfe çıkabilirsiniz.

Masadaki boş koltuğa doğru kişiyi davet mi edeceksiniz, boş koltukla yaşamaya devam mı edeceksiniz, yoksa koltuğu mu kaldıracaksınız?

Umut Özbağcı
Datassist Bordro Servisi Müşteri İlişkileri ve
İş Geliştirme Yöneticisi